Akdağ Tabiat Parkı: Sakallı Akbaba’dan Yılkı Atlarına Yaban Hayatı Cenneti – Afyon Haber

Afyonkarahisar’ın Sandıklı ilçesi sınırlarında yer alan Akdağ Tabiat Parkı, ziyaretçilerine tertemiz dağ havasını ciğerlerinde hissetme imkanı sunan, 2500 metre rakıma ulaşan etkileyici bir doğa alanıdır. Sorkun Kasabası’ndan güneye doğru ilerlerken, meşe ormanlarıyla bezeli virajlı stabilize orman yolu, yükseklik arttıkça karaçam ağaçlarının yoğunlaştığı bir manzaraya dönüşür ve yolun sonunda Kocayayla ile vadiye ulaşılır.

Jeolojik ve Jeomorfolojik Yapıların Büyüsü

Akdağ Tabiat Parkı, kendine özgü bitki örtüsünün yanı sıra, jeolojik ve jeomorfolojik oluşumlarıyla da ön plana çıkar. Heybetli dağları, derin kanyonları, geniş vadileri ve gizemli mağaraları, sahaya üstün bir peyzaj değeri katmaktadır. Özellikle 12-13 kilometre uzunluğunda, yer yer 1-1,5 metreye kadar daralan Tokalı Kanyonu, gerçek bir doğa macerası vadeder. Kanyon geçişleri sırasında yüzmek ve kayadan kayaya atlamak gerekebilir. Ortalama 7-8 saat süren bir yürüyüşle geçilebilen kanyon, geniş bir vadiyle sona erer. Bu eşsiz jeolojik oluşumlar, bölgenin doğal güzelliğini katlayarak artırır ve ziyaretçilere unutulmaz anlar yaşatır.

Kurtini Mağarası: Sarkıt ve Dikitlerin Dansı

Kocayayla’nın 6 kilometre güneyinde bulunan Kurtini Mağarası, sarkıt ve dikit oluşumlarıyla büyüleyici bir yeraltı dünyası sunar. Akçay Deresi’ni takip ederek üçüncü küçük köprüden sola doğru 10-15 dakikalık bir tırmanışla mağaraya erişim sağlanabilir. Mağara, doğanın milyonlarca yılda işlediği sanat eserlerini gözler önüne sererken, ziyaretçilerine serin ve mistik bir atmosfer sunar.

Akdağ’ın Zengin Yaban Hayatı: Bir Biyoçeşitlilik Hazinesi

Akdağ Tabiat Parkı, yaban hayatı açısından da oldukça zengin bir ekosisteme sahiptir. Park, Kızıl Geyik gibi görkemli türlerin yanı sıra, özgürce dolaşan Yılkı Atlarına ev sahipliği yapar. Özellikle Tokalı Kanyonu içerisinde, nesli tehlike altında olan Sakallı Akbaba ve Kızıl Akbaba gibi nadir yaban hayvanlarını gözlemlemek mümkündür. Bu durum, parkın biyoçeşitlilik açısından ne kadar önemli olduğunu ortaya koyar. Ayrıca, birçok ağaç, ağaççık, çalı ve otsu bitki türünün yanı sıra, Ehrami Karaçam da dahil olmak üzere endemik bitki türleri de parkın flora zenginliğini oluşturur. Bu benzersiz bitki ve hayvan türleri, Akdağ’ı bilimsel araştırmalar ve doğa eğitimi için değerli bir merkez haline getirir.

Koruma Statüsü ve Gelecek Nesillere Miras

Mevcut bitki örtüsü ve yaban hayatı kaynak değerinin korunması, aynı zamanda “koruma kullanma dengesi” içerisinde farklı rekreasyon kullanımlarına olanak sağlayacak şekilde geliştirilmesi, Akdağ Tabiat Parkı’nın temelini oluşturur. Yakın çevresinden başlayıp bölge ve ülke ölçeğinde kullanımının sağlanması ve etkin bir şekilde korunarak gelecek kuşaklara milli bir miras olarak bırakılması amacıyla, park 29 Haziran 2000 tarihinde 14.916 hektar olarak ilan edilmiştir. Daha sonra, 2 Ekim 2001 tarihinde alan 14.781 hektar olarak yeniden düzenlenmiş ve tescillenmiştir. Tüm bu özellikleriyle Akdağ, Karadeniz Yaylalarını aratmayacak doğal güzelliklere sahiptir ve ülkemizin önemli doğa koruma alanlarından biri olarak öne çıkar.

Akdağ’da Yapılabilecek Aktiviteler

Akdağ Tabiat Parkı, ziyaretçilerine çeşitli doğa tabanlı turizm aktiviteleri sunar:

• Yaban Hayatı (Fauna) Gözlemciliği: Parkın zengin yaban hayatı, özellikle kuş gözlemciliği ve memeli hayvanları doğal ortamlarında gözlemlemek isteyenler için eşsiz fırsatlar sunar.
• Flora Gözlemciliği: Endemik bitki türleri ve zengin bitki örtüsü, botanik meraklıları için keşfedilmeyi bekleyen bir hazinedir.
• Doğa Sporları: Kanyon geçişleri, yürüyüş parkurları ve dağcılık gibi çeşitli doğa sporları aktiviteleri, macera severler için idealdir.
• Fotoğrafçılık: Eşsiz doğal manzaralar, zengin biyoçeşitlilik ve etkileyici jeolojik oluşumlar, doğa fotoğrafçıları için ilham verici kareler sunar.

Akdağ Tabiat Parkı, sunduğu tüm bu imkanlarla, doğayla iç içe bir kaçış arayan herkes için mutlaka görülmesi gereken bir destinasyon konumundadır.Afyon Kent Haber / Mustafa Şengül