Gündem

Eli Cebinde Atış Yapan Milli Sporcu Sosyal Medyada Fenomen Oldu – Türkiye

Olimpiyatlarda Beşinci Kez Mücadele

Tüm dünyada, özellikle sosyal medyada fenomen hale gelen Dikeç, kariyerindeki beşinci Olimpiyat deneyimini Paris’te yaşadı. Sporcu, Olimpiyatların, Dünya ve Avrupa şampiyonalarından farklı, eşsiz bir atmosfere sahip olduğunu belirtti. Dört yılda bir düzenlenen bu prestijli etkinlikte dünyanın en iyi sporcularının yarıştığını söyleyen Dikeç, Olimpiyatların bu özelliğinin onları diğer turnuvalardan ayırdığını ifade etti.

Büyük Baskı ve Stres Altında Hazırlık

Yarışmanın büyüklüğüyle birlikte artan baskı ve stres altında, 85 milyon insanın desteği ve dualarıyla hazırlıklarını tamamladıklarını anlatan Dikeç, önceki Olimpiyat tecrübelerinden edindiği bilgilerle duygularını kontrol etmeyi öğrendiğini ve yoğun çalışmalarının sonucunda madalya kazanmanın gururunu yaşadığını dile getirdi. Sosyal medyada, imkansızlıktan ekipmansız yarıştığı yorumlarının gerçeği yansıtmadığını belirten Dikeç, “Bana sosyal medyada ekipman kullanmadığım için ‘Masrafsız Amca’ diyorlar. Sanki ekipmanı yokmuş, gözlüğü yokmuş, kulaklığı yokmuş gibi şeyler söyleniyor. Aslında genelde bunları kullanmayı sevmiyorum. Olmadığından değil, sağ olsun federasyonumuz ve Bakanlığımız hep yanımızda. Ancak ben gözlük ve kulaklık kullandığımda kendimi rahat hissedemiyorum. Atış biraz da rahatlık sporudur. Bunları kullanmayı pek tercih etmiyorum. Daha önceki yarışmalarda hakemler soruyordu: ‘Kulaklığın var mı?’ Yok. ‘Peki gözlüğün var mı?’ Yok. Niye diyorlardı? Ben de doğallık diyordum. İnsanlar o resme baktığında rahatmışız gibi algılıyor. Aslında iç dünyamızda fırtınalar kopuyor. Kendimizi daha sakin ve kontrollü yansıtmak zorundayız. Çünkü o yarışmada da kalbimiz içinden çıkacakmış gibi oluyor. Yorumlara gelince, gençlere şunu da söylüyorum: tabii ki bir sporcunun en büyük amacı yurt dışına gittiğinde madalya almak. Ancak bizim bir amacımız da ülkemizi temsil etmek. Bunu da kamplarda genç sporculara söylüyorum. ‘Yurt dışına gittiğinizde başarı alacaksınız ama üzerinizde Türk bayraklı üniforma varken ülke temsili de önemli’ diyorum. Bu benim 5’inci olimpiyatım. 24 yıl oldu. Oradaki atıcılarla artık uzun yıllar yarıştığımız için birbirimizi tanıyoruz ve görüyoruz. Bu da bizi mutlu ediyor. Aslında bu oyuncu başarısı değildir, Türkiye’nin başarısıdır. Ben sadece bana verilen rolü, bana verilen görevi elimden geldiğince yapmaya çalışıyorum” dedi.

Doğal Atış Tekniği

Her atıcının anatomik yapısına göre bir atış pozisyonu olduğunu söyleyen Dikeç, “Benim vücudumu daha stabil tutabilmek, kendimi daha rahat hissedebilmek ve vücut salınımını durdurabilmek için elimi cebime koyuyorum. Onun dışında öyle başka bir şey yok. Aslında bazen çok üzülüyoruz. Atıcılık Federasyonu 1923’te kurulmuş, yani Cumhuriyetle yaşıt bir federasyon. Ama ne yazık ki atıcılık biraz daha tanınmamış, geride kalmış. Eminim bizim ülkemizde çok fazla tanınmayan atıcı sizlerle birlikte gelecekte gençlere örnek olur. Yani birçok yerden görürler, izlerler. Ben şuna da inanıyorum, gençler bizleri geçecek. Çünkü baktığımızda bu sene güçlü bir takımız. Daha ilerilere gideceğiz ve daha çok madalyalar alacağız. Buna canı gönülden inanıyorum” dedi.

İlayda ile Başarıya Giden Yol

Milli atıcı Şevval İlayda Tarhan ile takım olarak iyi bir sinerji yakaladıklarını ifade eden Dikeç, “İlayda Hanım zaten geçmişte Gençler Dünya Şampiyonu, Gençler Avrupa Şampiyonu oldu. Başarılı bir sporcu. Ben İlayda’ya ‘Benim 5’inci olimpiyatta görebildiğimi sen ilk olimpiyatta gördün’ dedim. Gerçekten başarılı ve yetenekli bir sporcu. Şimdiye kadar zaten takımımız yoktu, yarışmaya da çok iyi hazırlandık. Geçen sene dünya ikincisi olduk. Bu sene Şubat ayında Brezilya’da Dünya Kupası birincisi olduk. Bir ay önce Almanya’da yine birinci olduk. Amacımız altın madalya kazanmaktı. Haftanın 6 günü ve günde 4 saat çalıştık ama bazen şans, nasip bizim yanımızda olmuyor. Sadece o yüzden kaybettiğimizi düşünüyorum. Oysa son ana kadar iyi mücadele ettik, kendimizi iyi kontrol ettik. 2028’e gideceğiz ve altın madalya alıp geleceğiz” dedi.

Antrenör Osman Erdinç Bilgili’nin Görüşleri

Yusuf Dikeç’in antrenörü Osman Erdinç Bilgili, Yusuf Dikeç ile 22 yıldır birlikte çalıştıklarını belirterek, “Aynı takımda yaşıyorduk. Yaklaşık 4-5 senedir ben milli takım antrenörlüğüne geçtim ve yine beraber çalışmaya devam ediyoruz. Dostluğumuz zaten çok ayrı. Bu olimpiyatlar için aylardır gece gündüz çalıştık diyebiliriz. İnsanlar bayramda 9 gün tatile giderken, biz tatilimize gidemedik. Çok büyük fedakarlıklarda bulunduk. Tek amacımız altın madalya kazanmaktı. Aldığımız gümüş madalya, olimpiyatlarda atıcılık branşında Türkiye tarihinin ilk madalyası. Bu yüzden çok gururluyuz. Yusuf Dikeç son zamanlarda Türkiye’de fenomen olmuş olabilir, tanınmış olabilir ama dünya zaten tanıyordu. Yıllardır konuşuluyordu. 2006’da ateşli silahlardaki dünya rekoru 597 puanda hala kırılamadı. O zaman gazeteler bir başlık atmıştı: ‘Yusuf Dikeç atıcı bir kızla evlenir ve onların bir çocukları olursa ancak o şekilde kırılabilir bu rekor’ gibi. Büyük bir gurur duymuştuk. 4 dünya şampiyonluğu, 5 Avrupa şampiyonluğu, 1 ay önce Almanya’da Dünya Kupası 1’inciliğimiz, Brezilya’da Dünya Kupası 1’inciliğimiz var. Yusuf ile çalışmak bir ayrıcalık ama çok da büyük bir sorumluluk gerektiriyor. Dünya şampiyonluğumuz, Avrupa şampiyonluğumuz, İslam Oyunları 1’inciliğimiz, Akdeniz Oyunları 1’inciliğimiz hepsi tamam. Şu an olimpiyat madalyasını tamamladık. 2028’de inşallah altın madalyayı alacağız” diye konuştu.